Üniversitemizde yoğun katılımla gerçekleşen 2. Uluslararası Türk Halklarının Felsefi Mirası Sempozyumu, kapanış töreni ve sempozyum değerlendirme paneli ile sona erdi. 25 Ekim 2019 tarihinde Üniversitemiz Ahi Evran Kongre ve Kültür Merkezi Neşet Ertaş Salonunda gerçekleşen kapanış paneline Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, Türk Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadyrali Konkobaev, Kırgızistan – Türkiye Manas Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vefa Taşdelen, bilim insanları, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Sempozyum kapanış töreni ve sempozyum değerlendirme panelinde Türk Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadyrali Konkobaev, sempozyumun oldukça verimli geçtiğini belirterek amaçlarının Türk dünyasının birliğini sağlamak olduğuna vurgu yaptı. Uluslararası bir kurum olan Türk Akademisinin çalışma, işleyiş, amaç ve faaliyetleri hakkında dinleyicilere bilgiler veren Konkobaev, Türk Akademisinin Türk dünyasının birliğini sağlama adına bazı projeler üzerinde çalıştığını dile getirerek önümüzdeki yıl içerisinde projelerin faaliyete geçeceğini kaydetti. Başta Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya olmak üzere sempozyumun düzenlenmesinde maddi ve manevi emeği olan herkese teşekkür eden Türk Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadyrali Konkobaev, 3. Uluslararası Türk Halklarının Felsefi Mirası Sempozyumunun Kazakistan’da düzenleneceğini söyledi.

Türk Akademisi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Kadyrali Konkobaev’in konuşmasının ardından Kırgızistan – Türkiye Manas Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vefa Taşdelen söz aldı. Taşdelen konuşmasında, sempozyumun oldukça verimli geçtiğini belirterek sempozyuma katılım sağlayan ve sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür etti.



Kırgızistan – Türkiye Manas Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vefa Taşdelen’in konuşmasının ardından bir konuşma da Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cemalettin İpek yaptı. İpek konuşmasında, sempozyum ile dört faklı ülkeden çağrılı konuşmacılar davet ederek bilim dünyamıza katkı sağlamayı amaçladıklarını dile getirdi. Sempozyumun başarılı bir şekilde gerçekleşmesi için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini anlatan İpek, kendilerine desteklerini esirgemeyen Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya ile birlikte sempozyumda emeği geçen herkese teşekkür etti. 

Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cemalettin İpek’in konuşmasının ardından Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya da bir konuşma yaparak 2. Uluslararası Türk Halklarının Felsefi Mirası Sempozyumunun oldukça önemli olduğunu belirtti. Felsefe tartışmayı ekilmiş tohumu çatlatmaya benzeten Rektör Karakaya, konuşmasına şöyle devam etti: “İnşallah bugün burada verdiğiniz emeklerle Türk dünyasında bir tohum çatlattınız. Bu zaman içerisinde inşallah filize dönecek, dala budağa bürünecek ve bizden sonraki nesillere gölge ederek onları himaye edecek.” Irk birliğinin bir bağ, dil birliğinin de anlam ve örgüyü kuran şekli olduğunu anlatan Prof. Dr. Vatan Karakaya, bunun ocağını yakan şeyin de inanç olduğunu vurguladı. Türk halklarının felsefi mirasında Ahmet Yesevi’nin ateşi yakan kişi olduğunu söyleyen Rektör Karakaya, İbn-i Farabi’nin de bu dolaşımı ortaya koyan kişi olduğunu belirtti. Sempozyum ile tartışılan ve bundan sonraki tartışılacak konuların insanlığa umut olacak bir gayret ve çaba olduğuna inandığını anlatan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, bu anlamda 2. Uluslararası Türk Halklarının Felsefi Mirası Sempozyumunu önemsediğini belirterek bu tür sempozyumları devam ettireceklerini söyledi. “Tohum ekildi, şimdi onu çatlatma zamanı.” diyen Rektör Karakaya, tohumdan filiz çıkartmak ve gençlerimizi ayak bastıkları toprakların değerleri ile buluşturmak gerektiğini ifade etti. Gençlerimizi değerlerle buluşturmanın yolunun da inançlarına dokunmaktan geçtiğini belirten Prof. Dr. Vatan Karakaya, konuşmasına şöyle devam etti: “ İnşallah bu topluluk bundan sonraki tartışmaların gündemini bu mecrada tutacak ve yakın gelecekte tam da bu özlediğimiz Türk Halklarının Felsefi Mirası ile yine bir Ahmet Yesevi gibi buradan çıkacak Ahmet Yeseviler olacak. Onlarla biz yine dünyaya bir umut, bir ışık taşıyor olacağız. Buna ihtiyacımız var. Aksi halde maddenin peşinde taklit yaparak kaybolup gideceğiz. O zaman inancımızı kaybettiğimizde ırkımızı da dilimizi de kaybedeceğiz. Halk, millet olma varlığı olan bu üç nesneyi kaybettiği zaman zaten herhangi bir mücadeleye ihtiyacı kalmayacak. İnanıyor ve umut ediyorum ki biz bunu yapabilecek potansiyele sahibiz. Artık sadece varız demek vakti. Bu tür sempozyum,  buluşma ve birliktelikler bu varlığın haykırıldığı yerler bana göre.” Sempozyumun üniversitemizde yapılmasından oldukça memnun olduğunu dile getiren Rektör Karakaya, sempozyuma maddi ve manevi destek veren herkese teşekkür etti.

Sempozyum, kapanış konuşmaları ve Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya’nın katılımcılara ve Sempozyum Düzenleme Kurulu ekibine teşekkür belgeleri vermesinin ardından sona erdi.