Uluslararası Yunus Emre ve Anadolu’da Türk Yazı Dilinin Gelişimi Sempozyumu Üniversitemiz Ev Sahipliğinde Başladı

Türk Dil Kurumu işbirliğinde, Kırşehir Valiliği ve Kırşehir Belediyesinin destekleri ile Üniversitemiz Rektörlüğü tarafından düzenlenen Uluslararası Yunus Emre ve Anadolu’da Türk Yazı Dilinin Gelişimi Sempozyumu üniversitemiz ev sahipliğinde başladı. 4 Ekim 2018 tarihinde Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen sempozyumun açılış programına Kırşehir Valisi İbrahim Akın, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Taş, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Zeki Eraslan, Belediye Başkan Yardımcısı Emre Şahinci, ulusal ve uluslararası düzeyde bilim insanları, akademik ve idari personel, öğrenciler ve basın mensupları katıldı.

İlhan: “Yunus Emre, Türk Dilinin Anadolu’da Yaşatılmasında Öncü Bir Değerdir”

Üniversitemiz ev sahipliğinde düzenlenen sempozyumun açılış konuşmasını ilk olarak Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nadir İlhan yaptı. İlhan konuşmasında, sempozyum hakkında bilgiler vererek üç aşamalı olarak yapmayı planladıkları Uluslararası Yunus Emre ve Anadolu’da Türk Yazı Dilinin Gelişimi Sempozyumunun ilkini gerçekleştirdiklerini söyledi. Yunus Emre’nin Kırşehir’de yaşamış ve bu topraklarda Türk Dilinin yaşatılmasında öncülük etmiş önemli bir değer olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nadir İlhan, döneminde dilini en güzel şekilde kullanmış olan Yunus Emre’nin Türkçe’nin ses bayraklarından biri olduğunu dile getirdi. Uluslararası Yunus Emre ve Anadolu’da Türk Yazı Dilinin Gelişimi Sempozyumunun 9 oturumda gerçekleşeceğini ifade eden İlhan, sempozyumda 70’e yakın bilim insanının bildiri sunacağını anlattı. Sempozyuma verdikleri desteklerden dolayı Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, Kırşehir Valisi İbrahim Akın, Türk Dil Kurumu ve sempozyuma katkı sağlayan bilim insanlarına teşekkür eden Prof. Dr. Nadir İlhan, sempozyumun verimli geçmesi temennisinde bulundu.

 

Eraslan: “Dil, Mili Kültürün Koruyucusu ve Taşıyıcısıdır”

Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı ve Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Nadir İlhan’ın konuşmasının ardından Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Zeki Eraslan söz alarak bir konuşma yaptı. Eraslan konuşmasında, gönül dünyasına hükmedebilen büyük insanların diyarı Kırşehir’de olmaktan mutlu olduğunu ifade ederek Türkçe’ye can veren insanlar ve eserlerle dolu bir medeniyete sahip olan Kırşehir’in böyle bir sempozyuma ev sahipliği yapmasının da ayrı bir öneme sahip olduğunu söyledi. Dilin milli kültürün koruyucusu ve taşıyıcısı olduğunu vurgulayan Dr. Eraslan, millet olarak bizim de toplumda dil duyarlılığını ortaya çıkarmamız gerektiğini belirtti. Sempozyumun hazırlanması ve düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Eraslan, güzel bir sempozyum geçirilmesini diledi.

Rektör Karakaya: “Anadolu Kültürünün Batı Paradigmasının Etkisinden Kurtulması Gerekiyor”

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Zeki Eraslan’ın konuşmasının ardından Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya bir konuşma yaptı. Rektör Karakaya konuşmasında, geçtiğimiz hafta Ahi Evran-ı Veli ile başlayan sempozyum serüveninin Yunus Emre ile devam ettiğini söyleyerek Yunus Emre’nin Anadolu topraklarındaki önemine değindi. Yunus Emre’nin Anadolu’nun karakteristiği olduğunu belirten Rektör Karakaya, Yunus Emre’nin batı paradigmasına alternatif bir şahsiyet ve karakter olması nedeniyle bizim için önemli ve değerli olduğunu kaydetti. Gönülden iş yapmanın, gönüllere hitap etmenin Yunus Emre’nin karakteri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Vatan Karakaya, günümüzde Yunus Emre’nin öğretileri gibi asra ışık tutacak yeni öğretiler oluşturmanın zamanı geldiğini sözlerine ekledi. Gönülle yoğrulmuş Anadolu kültürünün gönül mecrasından uzaklaşarak batı paradigmasının etkisinde maddeleşmeye yüz tutan bir eğilim içinde olduğunu söyleyen Rektör Karakaya konuşmasına şöyle devam etti: “Batı paradigmasının etkisinde kalarak maddeleşme eğilimi gösteren Anadolu Kültürünün artık çok hızlı bir şekilde tersine dönüştürülmesi gerektiğine inanıyorum. Merkezinde Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Ahi Evran-ı Veli’nin olduğu ve Anadolu’yu yoğuran bu kültürü yeniden gün ışığına çıkartmalı, yeniden yaşamalı ve asra dönük yeni anlayışlar oluşturmalıyız.”

Rektör Karakaya: “Yunus’ların Tekrar Ortaya Çıkması İçin Onu İyi Bilmek Gerekiyor”

Yunus’ların tekrar ortaya çıkabilmesi için Yunus Emre’nin kaynağını iyi irdelemek ve onu iyi bilmek gerektiğini ifade eden Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, bu sempozyumun tarihimizin bir değeri olan Yunus Emre’yi bize tekrar öğreteceğini söyleyerek belki de buradan çıkacak yeni öğretiler ile bu asra ışık tutabilecek bir başlangıç yapacaklarını sözlerine ekledi.

Rektör Karakaya: “Yunus Dilini, Yunus Bakışını Yeniden İşleyip Günümüze Taşımak Zorundayız”

Konuşmasında gençlere de seslenen Rektör Karakaya, gençlerimize özellikle değerlerimiz olan Yunus Emre, Mevlana, Ahmed-i Gülşehri, Hacı Bektaş-ı Veli ve Ahi Evran-ı Veli’ye sahip çıkarak onların dünyalarını, yaşayışlarını, hislerini anlamaya çalışmalarını tavsiye etti. Yunus Emre’nin bir sevgi örneği olduğuna konuşmasında yer veren Prof. Dr. Vatan Karakaya, konuşmasına şöyle devam etti: “Yunus Emre, dili, yaşayışı, öğretisi ile asırlar boyu geçerliliğini sürdürdü ve sürdürmeye devam edecektir. Yunus Emre’yi dilin gelişimine de mevzu ediyoruz çünkü insanların ifade gücü entelektüelliğin sınırıdır. Dolayısıyla dildeki bu deformasyonu yeniden onarabilmek için Yunus dilini, Yunus bakışını yeniden işleyip günümüze taşımak zorundayız.”

Rektör Karakaya: “Yunus Emre’nin Gönül Dünyasının ve Dilinin Üniversitemizde Yaşatılması İçin Projeler Üreteceğiz”

Sempozyumların bilgi envanteri oluşturmak gibi bir görevi de olduğunu anlatan Rektör Karakaya, kendilerinin bu tip etkinlikler sonucunda günümüze değen ve günümüzü değiştiren eylem planı oluşturmayı amaç edindiklerini kaydederek yönetim olarak da bu çalışmaya katkı sağlayacaklarını sözlerine ekledi. Yunus Emre’nin hem gönül dünyasının hem de kullandığı dilin üniversitemizde yaşatılması için projeler üreteceklerini vurgulayan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya, bu anlamda ülkenin tüm gönüllü akademisyenleri ile işbirliği yapmaya hazır olduklarını belirtti. “İlimle ilerleyiş inşallah istikbalimizi kuvvetli yapacak.” diyen Rektör Karakaya, sempozyuma destek veren herkese teşekkür ederek sempozyumun verimli geçmesi temennisinde bulundu.

Akın: “Kırşehir, Bir Medeniyet ve Kültür Şehridir”

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya’nın konuşmasının ardından Kırşehir Valisi İbrahim Akın söz alarak bir konuşma yaptı. Akın konuşmasında, Kırşehir’in yetiştirdiği değerli şahsiyetler ile bir medeniyet ve kültür şehri olduğunu söyleyerek bu değerlerin Türk Dilinin edebiyat dilini oluşturmasında öncü olduklarını ifade etti. Kırşehir’in böylesine önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapmasından mutluluk duyduğunu dile getiren Vali İbrahim Akın, sempozyuma katkı sunan herkese teşekkür ederek sempozyumun başarılı geçmesi dileğinde bulundu.

Açılış konuşmalarının ardından Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Dr. Zeki Eraslan tarafından Vali İbrahim Akın, Belediye Başkan Yardımcısı Emre Şahinci ve Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Vatan Karakaya’ya günün anısına hediye verdi. Rektör Karakaya da Dr. Zeki Eraslan’a sempozyum anısına bir hediye verdi. Açılış programının ardından sempozyumun ilk oturumu gerçekleşti. Oturum başkanlığını Prof. Dr. Zeki Kaymaz’ın yaptığı ve Prof. Dr. Hayat Develi’nin “Yunus Emre Divanlarının Nüshaları Arasında”, Prof. Dr. Alim Yıldız’ın “Yunus Bize Ne Söylüyor”, Prof. Dr. İbrahim Taş’ın “ Dil Bilgisi Terimi Olarak Sandhi ve Yunus Emre’deki Örnekleri” ile Prof. Dr. Mustafa Kaçalin’in “El-Bardahi’nin Cami’”ul’l-Furs’undan” başlıklı bildirilerini sunmasıyla sempozyumun birinci oturum başladı.